Bu kitap, Çatak'ta doğanların, yolu bir gün bu köye düşenlerin ve köklerini merak edenlerin hikâyesidir.
Çatak; sadece bir yer adı değil, dedelerin alın teri, ninelerin duası, çocukluğun geçtiği patika yollar ve zamanla sessizleşen hatıralardır.
Yüzyıllar boyunca Simav'a, Emet'e ve nihayet Hisarcık'a bağlanan bu köy; vergi defterlerinde, resmî kayıtlarda ve devlet arşivlerinde yer alırken, asıl izini insanların hafızasında bırakmıştır. Bu kitapta Çatak'ın taşında, toprağında ve isminde saklı kalan geçmişi; belgeler, anlatılar ve yerel tarih bilinciyle bir araya getirilmiştir. Burada anlatılanlar yalnızca tarihler ve isimler değildir; bir köyün ayakta kalma çabası, değişen zamanlara rağmen süren aidiyet duygusudur.
Bu eser, Çatak'ı bilenlere bir hatırlatma, bilmeyenlere ise bir tanışma davetidir.
Çünkü köyler unutuldukça değil, yazıldıkça yaşar.