Anayurdumuzdan Anadolu'ya getirdiğimiz, Oğuz Türkleri arasında ilk olarak Azerbaycan'da yayılma imkânı bulan Ahi Teşkilatı; Gök Tanrı inancından ve İslamiyet'ten beslenmiş, Türk töresi ile şekillenmiş Türk esnaf ve sanatkâr yapılanmasıdır.
Anadolu'nun Türk yurdu olmasında ve fütuhatın tamamlanmasında önemli rol oynayan Ahilik; sosyal, ekonomik, kültürel ve askeri hayatın her evresinde halk odaklı, Hakk'a ulaştıran bir teşkilat olarak karşımıza çıkmıştır.
Ahi Teşkilatı; Anadolu Selçuklu Devleti ve Anadolu Türk Beylikleri döneminde, Türk halkının yerli Bizans halkı karşısında güçlü, toplu ve dinamik bir yapı kazanmasının yanı sıra, yerli halkın ve dış ülkelerden gelen tüccar ve seyyahların haklarının korunması ile adalet ve asayişin sağlanmasında büyük rol oynamıştır.
Osmanoğlu Beyliği'nden Osmanlı İmparatorluğu'na giden yolda Ahi zaviyeleri hem fetihlerin kalıcı olmasını sağlamış, hem de halk arasında huzur ve düzeni temin ettiği için devlet otoritesinin güçlenmesini sağlayarak Anadolu Selçuklu ve Türk Beylikleri'nin ektiği tohumun filizlenip, kök salıp, budaklanmasına ve Türk töresinin günümüze kadar gelmesine vesile olmuştur.