İhsan Ozanoğlu (1907-1981);Kastamonu’da doğmuş, içinde âşıkların olduğu bir ailede büyümüş, âşıkların bulunduğu bir ortamda yetişmiştir. İhsan Ozanoğlu çok yönlü olmakla birlikte onun öne çıkan en önemli özelliği âşıklığıdır. Bu özellik onun “Âşık İhsan Ozanoğlu” olarak anılmasını ve tanınmasını sağlamıştır. Erzurumlu Emrah koluna bağlı olan Ozanoğlu; irtical yeteneği güçlü, iyi saz çalan ve karşılaşmalarda başarılı bir âşıktır. X. Konya Âşıklar Bayramı’nda “Âşıklar Babası” ve “En Usta Halk Ozanı” seçilmiştir.
İhsan Ozanoğlu, 1923-1973 arasındaki âşık tarzı şiirlerini Âşık Sazı adıyla bir araya getirmiştir. Üç cilt olarak hazırlanan bu eserde 838 şiir vardır. Daha önce yayımlanan Âşık Edebiyatı (1940) adlı kitabın metni esere alınmıştır. İhsan Ozanoğlu’nu farklı kılan onun geleneğin içinde yetişmiş, geleneğin icracısı bir âşık olarak bilgi ve tecrübelerini kitap ve yazılarıyla kayıt altına almasıdır.
İhsan Ozanoğlu’nun yetişme süreci ve yaşadığı devrin şartları onun geleneği icrasında belirleyici olmuştur. Medrese mezunu olması, âşıklık geleneğinin yaşandığı bir çevrede yetişmesi, öğretmenlik yapması, gazetecilik faaliyetleri, halkevinde aktif rol alması gibi unsurlar geleneği icrasını söz ve yazı bağlamında şekillendirmiştir. Bu çalışmada; İhsan Ozanoğlu’nun 1907-1981 arasında geçen hayatı dikkate alınarak bir devletin sona erip yeni bir devletin ilan edildiği süreç, cumhuriyet rejimi doğrultusunda hayata geçirilen inkılaplar ve yeni kurumların; sözlü, yazılı ve elektronik iletişim biçimlerinin bir geleneğe bağlı olan âşık şiiri üzerindeki etkileri Ozanoğlu’nun bireysel yaratıcılığı bağlamında ortaya koyulmaya çalışılmıştır.
13 Şubat 1981’de aramızdan ayrılan İhsan Ozanoğlu, Kastamonu kültür belleği açısından önemli bir kişiliktir. Âşık İhsan Ozanoğlu, âşıklık geleneğini icradan kitaba geçiren bir âşıktır. Bu çalışmada incelediğimiz Âşık Sazı adlı eseri, âşıklık geleneğinin 20. yüzyılda Kastamonu’daki bağlamını görmemizi sağlamıştır.