Ey Müslüman, tamamen Allah lafzı olan, bugüne kadar bir noktası bile değişmemiş olan Kur'an, tamamen konsüllerce ya da insanlarca yazılmış İncil ve Tevrat'la nasıl tartışırsın?
Sen ki o ayetleri öğretmek için, anlatmak için yola düşmüş Peygamberin (s.a.v), “İslam'ı tebliğ edin.” dediği şeklindeki ifadesini, bir kenara bırakıp, yani tebliğ etme mekanizmasından çıkıp, Papalık misyonunun parçası, hizmetkârı olmayı nasıl kabul edersin? Utanmadan, sıkılmadan dinler arası diyalog kandırmacasını kullanarak,masum insanları peşinden nasıl sürüklersin?
Bugün Markos, Matta, Luka ve Yuhanna adlı İncillerin hiçbiri Hz. İsa'nın dilinde değil. İbranicenin bir kolu olan Aramice değil. Hepsi Grekçe. Buradan da anlaşılacağı gibi, “Bugün gerçek İncil budur”diyebileceğimiz bir ehli kitap yoktur. Acaba şeytan bunun neresinde?
İşte soru; dinler arası diyalog külli iradeyle, cüzi iradeyi karşılıklı oturtup, tartıştırıp nasıl bir sonuç çıkartacaksın? Bilmiyor musunki, cüzi iradenin yaratıcısı, sahibi külli iradedir. Bütün bunları bile bile nasıl böyle bir işe soyunursunuz? Bilmeniz gereken; bilip de günah işleyenler,bilmeyerek günah işleyenlerden daha çok cezalandırılacaklardır.
Bütün bu misyonerlik çalışmaları yaşanırken, Amerika ve Vatikan, Batı ister sıcak, ister soğuk, ister ılık olsun nasıl olursa olsun sonuçta birileri var ki, savaş devam ediyor. Bir getirim (rant) var ki savaş var. Savaş varsa o zaman, bir rakip taraf olmalı. Olmalı ki ayakta kalınsın.Onun için düşmanın yaşaması lazım, böyle bir şey yoksa bile oluşturmak lazım.