Birinci Meşrutiyet’ten günümüze uzanan süreçte Meclis Başkanlığı, Türk siyaset hayatına yön veren kurumlardan biri olmuştur. Tabiatıyla Meclis Başkanları, hem politika sahnesinin baş aktörleri olmuşlar, hem de Türkiye’de demokratik parlamenter sistemin yerleşmesine önemli katkılarda bulunmuşlardır.
Reis Paşalar adlı eserde, Meclis Başkanlarının siyasi hayatımızdaki bu seçkin konumları incelenmiştir. Meclis Başkanlığı kurumunun icra ettiği siyasi fonksiyon içinde Mustafa Kemal Paşa’yla başlayan Reis Paşalar silsilesinin ayrı bir yeri vardır. Reis Paşalar, sivil-asker ilişkilerinin yön verdiği politik geleneklerimizin kökleşmesinde pay sahibi olmuşlardır. Bu çerçevede Meclis Başkanlığı koltuğuna oturan İstiklal Savaşı kahramanı Paşaların da siyaset sahnesindeki rolleri üzerinde durulmuştur.
Osmanlı bürokrasisinden yetişen ve sivil bir paşa olan ilk Meclis Başkanı Ahmet Vefik, parlamento geleneğinin temelini atmıştır. Mustafa Kemal Paşa da bu geleneği, Osmanlı temelinin üzerine bina ettiği Cumhuriyet’e taşımıştır. Daha sonra Kâzım Özalp, Kâzım Karabekir ve Ali Fuat Cebesoy paşalar Meclis Başkanlığı yapmışlar, onların görev aldıkları müddet içinde bir savaş meclisi olan Birinci TBMM’nin bıraktığı derin izler hissedilmiştir. Öyle ki Ali Fuat Cebesoy’un 1948’de Meclis Başkanı seçilmesinden sonra DP’li Samet Ağaoğlu, “Hâlâ Millî Mücadele kahramanlarının elindeyiz” demekten kendini alamamıştır.
Reis Paşalar, okuyucuyu siyasi hayatımızın sisli atmosferinde ilginç bir yolculuğa çıkarıyor. Okumaya başladığınızda elinizden bırakamayacağınız bir kitap...